ÇOCUĞUMDA AĞLAMA KRİZİNİ NASIL ÖNLEYEBİLİRİM?
Çocuğumda ağlama krizini nasıl önleyebilirim? Parklarda bahçelerde alışveriş merkezlerinde istediği yapılmayınca ağlayan hatta yerlere yatan çocuklara yabancı olmayan bir toplumda yaşamaktayız. Peki her istediğimizin anında olmayacağını çocuklara anlatmamız mümkün mü ?
ÇOCUĞUMDA AĞLAMA KRİZİNİ NASIL ÖNLEYEBİLİRİM?
Neredeyse çocukların hepsi küçük yaşlarda haz peşindedirler, istedikleri bir şey hemen olsun isterler. Bu durumun nedeni çocuklarda henüz erteleme ve sorgulayabilme becerisi gelişmemesindendir.
Çocuklar konuşma becerisi kazanana kadar iletişimi ağlayarak kurmaya çalışırlar bu olağan bir durumdur. 2 yaş çocuklarda ağlamanın yerini konuşmaya bırakması beklenirken bazı çocuklar hala bu davranışı sürdürmeye devam etmektedir. Çocuklar bu ağlama davranışını isteklerini elde ettirmek ve aileyi pes ettirmek amacıyla silah olarak kullanabilmektedirler.
2 yaş ve 2 yaş sonrasındaki her çocuk için ağlamanın bir iletişim biçimi olmayacağını fark ettirmek gerekmektedir. Bunun için çocuk ağlarken bunun için mi ağlıyorsun? Bunu mu istiyorsun? Elin mi acıdı? Gibi cümleler kurmaktansa çocuğun kendini söze olarak anlatmasını sağlamamız gerekmektedir.
ÇOCUK İÇİN ERKEN ALINACAK ÖNLEMLER HER ZAMAN KALICI OLACAKTIR
2 yaş ve üzeri ağlayarak her istediğini yaptırmak isteyen çocukların kelime bilgisini geliştirmek için bir takım görevler üstlenmeliyiz. İlerleyen yaşlarda ise çocukların istediklerine ulaşması konusunda uygun zamanı beklemeyi öğrenmesi ve ertelemeyi öğrenmesi amacıyla bir takım sorumluluklar vermemiz gerekmektedir. Bu sorumlulukların çocuğu sıkmamasına özen gösterip eğlenceli hale getirmemiz gerekmektedir. Çocukla beraber sevdiği şeylerin takvimini yaptırıp uygun zamanı bekleyebiliriz veya çocuğa ait bir kumbara yapıp istediği bir oyuncağı alması için zamanın olduğunu gösterebiliriz.
KÜÇÜK YAŞTA OTORİTENİN ÇOCUKTA OLMASI ÇÖZÜM DEĞİLDİR
Çocuğumda Ağlama Krizini Nasıl Önleyebilirim?
Çocuk bu tür becerileri kazanmamış ise otoriteyi araç olarak kullanmayı tercih etme olasılığı yüksektir. Aileye düşen görevlerden birisi de çocuğun isteklerinin yapılmasının veya yapılmamasının kendi elinde olduğunu otorite olarak göstermemesi gerekmektedir. Ayrıca isteklerinin yapılması için elinden geleni yapan çocuğa eskiye dönük yaşantıları gündeme getirerek suçlayıcı tavırlar sergilenmemelidir. ( buna bir daha asla izin vermem, hadi git yap, hala aynı şeyi yapıyorsun, işin gücün ağlamak gibi.)
Aile çocuğun isteklerini kendi yaşantısına göre uygunluğunu değerlendirmeli, mümkün olup olmadığını çocuğa anlatılmalıdır. Önemli olan çocuğun geleceğidir.
Aile Danışmanı Hasan TEZCAN